YA KEBİKEÇ


Osmanlı alimleri, kitapları tahta kurtlarından korumak için bir tılsıma inanırdı.
Kütüphanelerdeki tüm kitapların üzerine “Ya Kebikeç” yazarlardı.
İnanışa göre “Ya Kebikeç” zararlı böcekleri yöneten bir melekti.
Kitabın üzerinde bu meleğin ismini gören tahta kurtları, sayfalara zarar veremiyordu.
İnanç işte.
Aslında kitaplara haşarelerden daha çok kültür düşmanları zarar vermiyor mu?
Yüzyıllarca ne çok kütüphane talan edildi.
Milyarlarca kitap meydanlarda yakıldı.
Yazarlar tutuklandı.
Kitaplar suç delili sayıldı.
İnsanlar yazılmamış kitaplardan yıllarca zindanlarda tutuldu.
Son örnek Ahmet Şık'tır.
Bugün ülkemizi “kitap bombadan tehlikelidir” diyen bir zihniyet yönetiyor.

Renklerin hükümdarı ressam abim Ibrahim Ciftcioglu, Datça ile ilgili yazılarımı bir kitapçık haline getirmemi istedi.
Ona hayır demek olur mu?
Hazırladık.
İbrahim abinin rituelini yerine getirip, her birine kırmızı mürekkeple parmak izimizi bastık.
Yazar arkadaşım Ozgur Mutlu da sağolsun, çok yardımcı oldu.
Adı; Bir Nefes Datça.
Kırmızı Kapı Yayınevi baskıları tamamladı.
İbrahim Çiftçioğlu hepsinin üzerine “Ya Kebikeç” mührünü vurmayı ihmal etmedi.
Ancak bu mühür kitap kurtlarını kaçırmak için değil.
Kitap düşmanlarından korunmak için.
“Bir Nefes Datça” Can Yücel Kültür Sanat Festivali’nde okuyucuyla buluşacak.
Fiyatı mı?
Cepten değil, gönülden.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

AHMET KAYA İLE FİKRET KIZILOK TAŞLAMASI

..VE O ANDA GÖKTEN BİR GEYİK DÜŞTÜ.

TÜRKİYE'NİN BİR NUMARALI KADINININ SIRLARLA DOLU YAŞAM ÖYKÜSÜ.