Kayıtlar

Ağustos 19, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

ETME GEL, AY KARANLIK

Resim
Ağustos'un son günleri. Mesudiye 'de durgun bir hava. Gökyüzü yıldız yorgan. Ay, gezegenler ve yıldızlar. Yıldızlar karanlıkta ışıldayan şairler gibiler. Venüs bu gece biraz alıngan. Göz kırpıyor sanki. Bir yanıyor, bir sönüyor. Ay ise parlak. Belki de yakınlığından. Kocaman. Aya her baktığımda  İspanyol şair Garcia Lorca 'nın mısraları gelir aklıma. "Ay kocaman at kara. Torbamda zeytin kara. Bilirim de yolları. Varamam Kordoba'ya." Bir toprak ağasının evladı olup, çiftciyi köylüyü düşünmek her insanın harcı olamazdı. Onun oldu. Lorca 'nın yüreği ezilenler için attı. Neruda 'nın dediği gibi, o İspanya ozanlarının en sevileni, en arananı ve en ‘çocuk’ olanıydı. Hep halkını düşündü. Tek suçu buydu. 1936 'da bir Ağustos sabahında, henüz 36 yaşındayken, Franco 'nun faşistleri tarafından kurşuna dizildi. İnfaz mangasına ateş emri verilirken, dilinden dökülenler şunlardı. “Özgür olmayan

GÜZELAYDIN VE MÜRİTLERİ

Resim
Spor medyasında bir manipülasyon çetesinden söz ediliyor yıllarca. Öyle bir çete ki, algı operasyonlarıyla kulüpler, teknik direktörler ve futbolcular üzerinde baskı oluşturuyor. Hatta bir spor gazetesinin yönetimini bile değiştirmeye çalışıyor bu çete. İddialar böyle. Ve bu iddialar  kulaktan kulağa yayılıyor ama işini kaybetme korkusundan kimse dile getirilemiyor. Aslında geçmişte dile getirenler olmuştu. GÜZELAYDIN'IN MÜRİTLERİ Mesela 31 Ekim 2007 tarihli Türkiye Gazetesi 'nde Kemal Belgin , "Güzelaydın ve müritleri" diye tanımladığı bu manipülasyon çetesinin o günlerde Futbol Federasyonu'nu dizayn etmeye çalıştığından söz ediyordu. "Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu'nun suyu kaynadı ya... Hah işte ondan; eski milli takımlar sorumlusu Serdar Güzelaydın, müritlerince vitrine konmaya başlandı. Hoş, kendisine sorarsanız, "Bilmem ki, bakarız, zamanı değil" falan diye konuşur ama şirket meseleyi üstlenmiştir bile. "