Amad Diallo, Manchester United’la yaptığı yeni sözleşmeyle manşetlerde yerini aldı. Fildişi Sahili’nden gelen bu genç yıldız, bir zamanlar tozlu sahalarda top koştururken kurduğu hayallerin gerçek olduğunu gösterecek şekilde Liverpool’a attığı unutulmaz golle bir kez daha sahneye çıktı. Diallo’nun hikayesi, bir başarı ve zafer masalı. Ancak aynı hikaye, binlerce Afrikalı çocuğun paylaştığı daha karanlık bir gerçekliğin yalnızca küçük bir parçası.
Dünyanın dört bir yanında, futbolun büyüsü binlerce genci ve ailelerini kendine çekiyor. Ancak bu hayallerin peşinde koşanların çoğu, dolandırıcı menajerlerin kurduğu tuzaklara düşüyor. Sahte vaatler, uydurma denemeler ve hayaller uğruna ödenen birikimler, bir anda kabusa dönüşebiliyor. Çoğu genç, ya kaderine terk ediliyor ya da daha kötü senaryoların kurbanı oluyor.
🔳Karanlık Yüz: Futbol ve İnsan Ticareti
Her yıl, Batı Afrika’nın tozlu futbol sahalarından on binlerce genç, Avrupa’nın zengin kulüplerine transfer olma vaadiyle yola çıkarılıyor. Ancak çoğu kez bu yolculuk, trajediyle sonuçlanıyor. Foot Solidaire adlı yardım kuruluşunun tahminlerine göre, her yıl yaklaşık 15.000 çocuk sahte belgelerle yurtdışına çıkarılıyor. Gerçekleşmeyen hayallerin altında ise, modern köleliğin en acımasız yüzü yatıyor.
Watford’un eski orta saha oyuncusu Al Bangura’nın hikayesi, bu karanlığın en çarpıcı örneklerinden biri. Sierra Leone’den kaçarak bir Fransız’ın yardımıyla İngiltere’de futbol kariyerine adım atacağını sanan Bangura, kendini insan tacirlerinin ellerinde buldu. “Sadece futbol oynamak istiyordum,” diyor Bangura. “Ama kendimi hayatımın en karanlık anlarının ortasında buldum.”
Bangura, yaşadığı dehşetten kaçarak futbol dünyasında bir yer edinmeyi başardı ve Watford’la Premier Lig sahnesine çıktı. Ancak bu hikayenin bir istisna olduğunu biliyor. Bugün, insan ticaretiyle mücadele eden yardım kuruluşlarıyla çalışan Bangura, kendi hikayesinin farkındalık yaratmasını umuyor.
🔳Hayal Tacirlerinin Tuzağı
Afrika’da, futbol akademileri adı altında binlerce genç, sahtekar menajerlerin vaatlerine kanıyor. United, Real Madrid, Paris Saint-Germain gibi büyük kulüplerin isimleri kullanılarak ailelerden binlerce dolar talep ediliyor. Ancak vaat edilen denemeler asla gerçekleşmiyor. Çocuklar ya terk ediliyor ya da seks ticareti gibi korkunç gerçeklerle yüzleşmek zorunda kalıyor.
İspanya’da futbol oynama hayaliyle kandırılan Ginelilerden biri olan Tidiane, ailesinin tüm birikimlerini Barcelona’daki bir akademiye kabul edilmek için sahte menajerlere verdiğini söylüyor. "Belgelerle geldim, ama hiçbir şey gerçek değildi" diyor Tidiane.
🔳FIFA’nın Çıkmazı
FIFA, uluslararası genç oyuncu transferlerini yasaklayan 19. maddeyle bu ticareti kontrol altına almaya çalışsa da, bu yasağın çevresinden dolaşanlar için hala boşluklar mevcut. Kulüpler, aileleri futbol dışı sebeplerle başka bir ülkeye taşınmış gibi gösterecek sahte senaryolar yaratıyor. Bu durum, modern futbolun karanlık tarafının sadece bir yüzünü oluşturuyor.
🔳Bir Hayalin Bedeli
Futbol dünyası, Diallo gibi başarı hikayeleriyle parıldarken, bu parlak ışıklar altında gölgede kalan binlerce genç var. Onların hikayeleri, modern köleliğin ve hayal tacirlerinin izlerini taşıyor. Amad Diallo’nun attığı goller gibi unutulmaz anlar yaratmak isteyen çocuklar, çoğu zaman geri dönüşü olmayan yollara itiliyor.
Futbol, bir sporun ötesinde, bir umut kaynağı. Ancak bu umudun suistimal edilmesine göz yummak, hayalleri kabusa dönüştüren bir düzeni beslemek demek. Bu yüzden futbol dünyasının sadece zafer hikayeleriyle değil, sahne arkasında yaşanan trajedilere de ışık tutması gerekiyor. Diallo’nun zafer dolu hikayesi, bir uyarı niteliği taşımalı: Hayalleri gerçekleştiren bir sistem, aynı zamanda binlerce çocuğun hayallerini de yıkmamalı.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Öne çıkan
NE GÜLÜP DURUYORSUN TERBİYESİZ PAPAĞAN?
Asırlar evvel, Libya 'nın sıcak ve sessiz topraklarında bir adam yaşardı. Adı Apsethus ’tu. Derin bir yalnızlıkla çevrili bu...
-
Tarih MÖ 1184 ’tü. Truvalı Paris , o dönemin en güzel kadını olarak kabul edilen Sparta Kralı Menelaus ’un karısı Helen ’i...
-
Sokakta tozlu topun peşinden koşan çocuklar, hayallerinde onun adını mırıldanırlardı. " Ver Lefter’e, yazsın deftere! ...
-
"10 Kasım'da her yer kapalıydı, genelevler kapalı mıydı bilmiyorum?" diyen her devrin iktidar borazanı, sözde gazete...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder