AFRODİSİAS'IN ÇIĞLIĞI


Yıl 1958.
O günlerde 30 yaşında bir foto muhabiriydi.
Gazetesi görev vermişti.
Başbakan Adnan Menderes'in Aydın'da yapacağı baraj açılışını görüntüleyecekti.
Aydın valisine gitti, derdini anlattı.
Vali şoförlü bir araba tahsis etti kendisine.
Yola çıktılar.




Şoför "kestirme bir yol biliyorum, oradan gidelim mi" diye sordu.
Bölgeyi bilmiyor ki, ne desin.
"Tamam" dedi, "kaptan sensin." 
Kestirme yoldan giderken kayboldular.
Ne yönlerini biliyorlar, ne gittikleri yeri.
Saatlerce gittiler, nafile.
Her yer kayalık.
Biri yok ki, sorsunlar.
Sonunda güneş battı, etraf zifiri karanlık oldu.
Saatler sonra ileride bir ışık gördüler.
Nihayet insana ait bir şey.
Bir yerleşim yeriydi burası.
Bir kahve.
Girdiler kahveye.
Etraf lüks lambalarıyla aydınlanıyordu.
Köylüler domino oynuyordu.
Ancak bir ilginçlik vardı.
Kahvede masa yoktu.
Köylüler mermer sütun başlıklarını masa yapmışlar üzerinde domino oynuyorlardı.
Sordu "nereden buldunuz bunları?"
Köylülerin cevabı ilginçti.
"Etrafta bunlardan yüzlercesi var."

O gece zorunlu olarak köyde konakladı.
Sabah gün ışıdığında gördüklerini inanamadı.
Bir antik kentin içindeydi.
Mermer yapılar, lahitler, heykeller, tiyatro, stadium, odeon.
Gördükleri harabe değildi.
Tarih ve bugün iç içe yaşıyordu.
Köylüler mermer sütunları evlerinde kullanıyor, lahitlerin içinde üzüm eziyordu.
Çocuklar binlerce yıllık tiyatroda saklambaç oynuyordu.
Hemen fotoğraf makinasına sarıldı.
Her yeri fotoğrafladı.
Geyre köyüydü burası.
Osmanlı öncesi ismiyle Karya.

İstanbul'a döndüğünde tanıdığı arkeologlara fotoğrafları gösterdi.
Kimse buranın neresi olduğu bilmiyordu.
Türkiye'nin bu antik kentten haberi bile yoktu.




Bunun üzerine fotoğrafları Time Dergisi'ne gönderdi.
Dergi siyah beyaz fotoğraflarla yetinmedi.
Renklilerini de istedi.
Hemen renkli fotoğrafları da çekip tekrar gönderdi.
Kısa bir süre sonra fotoğraflar dünya basınında yayınlandı.
.

Yer yerinden oynadı.
Amerikalı arkeologlar gelip, antik kenti incelediler.
Burası Afrodisias'tı.
Adını aşk ve güzellik tanrıçası Afrodit'ten almıştı.
Afrodit'e adanan bir kentti.
Tarihi MÖ 5000'lere kadar gidiyordu.
Topraklarında onlarca kültür barındırmıştı.
Antik dönemin sanat, mimarlık ve heykeltraş merkeziydi.
Bir dünya harikasıydı.
Kent geçen sene UNESCO tarafından Dünya Mirası Listesi'ne girdi.
Bu antik kenti bulan kişi dün kaybettiğimiz ünlü fotoğrafçı Ara Güler'di.
O günlerde çektiği fotoğraflarını yıllar sonra "Afrodisias Çığlığı" isimli bir sergide kamuoyuyla paylaştı.
Anısına saygıyla.


























Yorumlar

  1. Burayı Ara Güler ustanın keşfettiğini bilmiyordum.Sağol Sedat

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

AHMET KAYA İLE FİKRET KIZILOK TAŞLAMASI

..VE O ANDA GÖKTEN BİR GEYİK DÜŞTÜ.

TÜRKİYE'NİN BİR NUMARALI KADINININ SIRLARLA DOLU YAŞAM ÖYKÜSÜ.