VE DATÇA SAHİLLERİ MAHKEMELİK OLDU.



“Anadolu’yu bir yere bakar varsaysak, onun ancak denize baktığını düşünebiliriz. 
Anadolu’nun bütün kolları Ege Denizi'ne açılmıştır. Bu kollardan en güneydeki Datça Yarımadasıdır. 
Sanki Anadolu, denize sevgisinden, Ege köpüklerine atılmış ve kırk beş mil uzanan Datça Yarımadasını yaratırken, Kriyo Burnunda, “İşte Arşipel, bak senin koynuna geldim! Çünkü ben, senin Knidos’unum!” diye bağırmıştır. 
Bundan dolayı Datça Yarımadası, Anadolu’nun Knidos’ta şakıyan dilidir."

*.  *.  *

Halikarnas Balıkçısı böyle anlatır, Datça sahillerini.
Gerçekten de Datça Yarımadası Anadolu'nun şakıyan dilidir.
Binlerce yıl ak köpüklerle yıkandı bu sahiller.
Mavi ile yeşilin kucaklaştığı bu sular "ab-ı hayat"tı herkese.
Kadın erkek, yaşlı genç,  yerli yabancı, zengin yoksul  hiçbir ayrım olmadan, herkes tarafından eşit şekilde kullanıldı.
Sınırsız ve duvarsızdı.
Ama bugün büyük bir tehlike altında.
Kıyıları rant yaratma aracı olarak gören "MUÇEV Turizm Ticaret Ltd. Şti." unvanlı bir şirket, sahilleri işadamlarına kiralanmaya başladı.
Bir çok kıyı alanı;  turizm tesisleri, yazlık siteler gibi çeşitli kişi ve kuruluşlar tarafından halkın kullanımına kapatıldı.
Bu koylarda denize fahiş tutarlarda para ödenerek giriliyor.
Şezlong, şemsiye, otopark herşey para.
Bu ücret Bodrum'da 40 ile 200 lira arasında değişiyor.
Eğer, karşı çıkılmazsa, Datça koyları da Bodrum gibi halka kapanacak.
Bu güzelim koylarda da sadece parası olan denize girebilecek.


MUÇEV geçen yıl Mesudiye'nin cennet köşesi  Kurubük Koyu'nu hukuka aykırı şekilde kiralamaya kalkışmış ancak halkın güçlü bir direnişi ile karşılaşmıştı.
Datçalılar şimdi daha bilinçli ve daha güçlü şekilde sahillerine sahip çıkmaya başladı.
Datça Kent Konseyi Kıyı Çalışma Grubu önderliğinde harekete geçen yüzlerce  duyarlı insan,  MUÇEV ile imzalanan işletme protokollerinin tümünün iptali için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na başvurdu.
Ancak bakanlık yüzlerce dilekçenin hiç birine cevap vermedi. 
Bunun üzerine aralarında bulunmaktan gurur duyduğum 45 arkadaşımla bugün Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na dava açtık.
Avukatlarımızın elinde örnek kararlar var.
İnançlıyız, umutluyuz ve kararlıyız.
Bu davayı kazanacağız.
Amacımız Datça sahillerinin ranta açılarak, talan edilmesini önlemek.
Binlerce yıldır olduğu gibi bu sahillerin herkes tarafından eşit şekilde kullanılmasını sürdürmek.
Datça'nın yeni bir Bodrum olmasına izin vermemek.

*.  *.  *

Artık son sözü hukuk söyleyecek..
Bu onurlu mücadelede ön saflarda yer alan Datça Kent Konseyi Başkanı Hayriye Yılmaz Balkan'a, Datça Kent Konseyi Kıyı Çalışma Grubu'na, Muğla Çevre Platformu Datça sekreteri Oya Özgüven'e, avukatlarımız Ali Kurt ile Güngür Elçil'e ve birlikte dava açtığımız 44 duyarlı arkadaşıma selam olsun.
Kıyılar halkındır, özelleştirilemez.


Yorumlar

  1. Ben de katılmak istiyorum herhangi bir çalışmaya ne yapabilirim?

    YanıtlaSil
  2. Kıyılar. Sahiller halkındır sahiplenemez veya kiraya verilemez.. kamp alanı olarak görülen yerler sahibinden veya devletten kiralanabilir ama sahile inen yolu da işgal edip halka kapatamaz.. kıyıdan köşeden halkın sahile inmesi için yol vermez zorunda.. yasa bu şekildedir diye düşünüyorum.. bende varım...

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

AHMET KAYA İLE FİKRET KIZILOK TAŞLAMASI

..VE O ANDA GÖKTEN BİR GEYİK DÜŞTÜ.

TÜRKİYE'NİN BİR NUMARALI KADINININ SIRLARLA DOLU YAŞAM ÖYKÜSÜ.